Uzun Mehmet, kısa vizyon / Fransızlar gitmese ne olurdu? / Köprüaltı siyasallaştı

UZUN MEHMET, KISA VİZYON Zonguldak’ta, Esnaf, Vatandaş, Siyasetçi, Bir çok kesim ile bir araya geliyor. Sohbet, İstişare, Tartışma oluyor. Genelde fikirlerimi beyan ederken, Uçuk bulunuyor. Ama ben olmayan bir şeyden bahsetmiyorum. Diğer şehirlerde, Bir şekilde olan şeyler. Fakat, Biz o estetiği, Zonguldak’a yakıştıramıyoruz. Hep bir kalıp içerisinde, Asfalt, Kanalizasyon, Veya çöp toplama, Kafi görülüyor. Özellikle şehir içi estetik dokunuşlar, Kesinlikle kabul görmüyor. Haliyle, Gri kalan şehirin, Pazarlanacak bir tarafı kalmıyor. Şehrin, Herhangi bir, Markalaşma çalışması, Onca done varken, Bir hikayesi yok. Yahu yıllardır, Uzun Mehmet’i anlatır, Konuşuruz. Eski hayvanat bahçesinde, Uzun Mehmet Anıtı var. Türk Hava Yolları logosu gibi. Ne anlattığı, Neyi işaret ettiği belli değil. Adını, Şehrin en güzel camisine verdiğimiz kişinin, Bir heykeli bile yok. Uzun Mehmet Heykeli yok Zonguldak’ta. Hangi marka, Hangi hikayeden bahsediyoruz. Uzun Mehmet, Uzun hikaye, Kısa vizyon. Şehrimizin problemi budur. *             *             *             *             *             *             *             * FRANSIZLAR GİTMESE NE OLURDU? 21 Haziran Zonguldak’ın düşman işgalinden kurtuluşu. Simgesel bir kutlama bu. Peki ya Fransızlar gitmeseydi ne olurdu? Daha mı hayırlı olurdu? Zonguldak’ta, Bir aydır, İsimleri konuşuyoruz. Ben isterdim ki, Madam  Louis Gazipaşa’da gezsin. Mösyö Bonapard’ı Toptancılar Sokağı’nda eleştirelim. Belki, Paris Saint Germen  kulübü, Zonguldak’ta kurulacaktı. Coğrafyası çok benzediği için, Belki Monako, Zonguldak olacaktı. Şimdilerde, O kadar vasıfsız kişiler, Sokakta konuşuluyor ki, Ben bunları konuşmayı yeğlerdim. Bazen, Fransızlar gitmese, Böyle mi olurdu Zonguldak diyorum? Açıkçası, Fransızların gitmesi, Zonguldak’a büyük kazanım olmadı. Bazen işte, Düşmana bile bereket okutturuyor bu şehir. *             *             *             *             *             *             *             * KÖPRÜ ALTI SİYASALLAŞTI Fevkani Köprüsü’nün, Yıkım meselesi, Sokağın en çok konuşulan gündemlerinden. Benim girdiğim ortamlarda, Genel ağırlık, Yıkılsın üzerine oluyor. Fakat burada, Esnafın ilginç bir talebi oluşuyor. Dile getirelim. Keza bana seçim kaybettirecek halleri yok ya. Eefendim, Esnafın, Belediyeden yer talebi var. Esnaf burada kiracı biliyorsunuz. Acılık AVM’de, Köprü altı esnafına, Öncelik tanınacak. Ama, Esnafımız istemiyor. Mevcut köprü altının, Aynı şartları peşinde. Olmaz ki! Nasıl olabilir! Mesela, Ev sahibim beni evden çıkarsa, Bana ev bulmaz zorunda mı? Veya ev sahibi beni evden çıkardı diye, Ömer Selim Alan’a mı ekşimeliyim? Ama gelgelim, Köprü altı esnafına çık diyen Alan, Ev sahibi olduğu halde, Kiracısına yer de göstermiş. Vaziyet tamamen budur. Ve bence, Samimiyetsizdir. Köprü altının siyasallaştırılması da, İşin cabası yani.