Skandala bak skandala / Merhaba Tensip Hanım / Ölümler değişiyor

SKANDALA BAK SKANDALA! Gün geçmiyor ki, Kulakların, Yeni bir sansasyon duymasın. Bazen, Aklım ermiyor duyduklarımıza. Mesela, Gazeteciler kimlerdir? Ülkenin, Şehrin aydınlarıdır. Fikri olan, Düşünebilen, Dile getirebilen insanlardır. Ülkemizde, Aydın deyince, Akla önce gazeteciler gelir. Bu Zonguldak’ta da böyle olmalıdır. Ama, Bizde tam tersi işliyor. Mesela, Zonguldak’ın en çok aydınlanmış, En çok aydınının bulunduğu yer neresi? TOKİ’nin yaptığı, Zonguldak Basın Sitesi. Bu sitenin, Kültürden, Aydınlanmışlıktan, Entelektüellikten, Yıkılması lazım. Ama tam aksi şeyler yaşanıyor. Üç tane mevzu duydum. Bir tanesi, Karakola yansımış. İsimleri, Ve, Hangi gazetede çalıştıklarını da biliyorum. Paylaşmayacağım. İddiaya göre olay şu; Basın sitesinde, Kadın gazetecilerin, Dedikodu kavgası çıkıyor. Bir tanesi, Elinde bıçakla, Diğer gazetecinin kapısına dayanıyor. Hakkında sinkaflı sözler söyleyen gazetecinin, Kapısına dayanıyor. Haliyle, İşte karakola taşınıyor. Rezalet çıkıyor. Mesela, Basın Sitesi ile ilgili, İki tane daha, Çok korkunç iddialar var. Onu daha sonra yazarım. Şimdilik bu kadar. *             *             *             *             *             * MERHABA TENSİP HANIM Geçen yazdığım, Tensip ve Tekzip yazısı üzerine, Bir çok telefon aldım. Yazı üslubu, Ve, Benzetmeler, Okurlarımın yüzünde, Gülücükler oluşturmuş. Biri hariç! O yazıyı yazmama sebep olan ‘Tensip Hanım’, Tekrardan mesaj atmış. Dikkate almadık. Neyse, Tensip ve Terkip yaza yaza, Aklıma Divan Edebiyatından, ‘Terkb-i Bent’ geldi. Ziya Paşa’nın şu muhteşem dizeleri ile, Devam ekip, Üçüncü yazımıza geçelim. Bu dizelerin anlamını merak edenler, Google Amcadan araştırsınlar. * Erbâb-ı kemâli çekemez nakıs olanlar Rencide olur dîde-i huffâş ziyadan ... ... Âyînesi iştir kişinin lâfa bakılmaz Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde ... ... En ummadığın keşf eder esrâr-ı derûnun Sen herkesi kör âlemi sersem mi sanırsın ... ... Allah'a sığın şahsı halimin gazabından Zîrâ yumuşak huylu atın çiftesi pektir ... ... Bed-asla necâbet mi verir hiç üniforma Zer-dûz palan ursan eşek yine eşektir ... ... Nush ile yola gelmeyeni etmeli tekdir Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötekdir ... İdrâk-i meali bu küçük akla gerekmez Zîrâ bu terâzû o kadar sıkleti çekmez *             *             *             *             *             * ÖLÜMLER DEĞİŞİYOR Sürekli yazıyorum ya, Son günlerde, Ölüm oranları arttı. Coronavirüs sebebiyle, Facebook’ta, Onlarca ölüm ilanı ile karşılaşıyoruz. Ama, Yaklaşık 3-4 gündür, Dikkatimi çeken bir olay var. Yine yaşlılar ölüyor. Coronavirüs mü derken, Kalp krizi çıkıyor. Çok ilginç. Yaygın bir iddia, Coronavirüs için verilen ilaçların, Kalp krizini tetiklediği yönünde. Bu kalp krizleri, Takdir-i İlahi olabilir. Fakat, Çok sık olması, Dikkatimden kaçmadı. Tabi bunun, Bilimsel olarak kanıtlanması lazım. CNN Türk’te şöyle bir habere denk geldim; “Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Serkan Akdağ, kalp hastalığı olmayan bireylerde de Covid-19 sırasında kalp hastalıklarının gelişebildiğini belirterek, "Covid-19 olan 45 yaşında bir hastamız, 7'nci veya 10'uncu gününde kriz geçirdi. Ana damar yüzde 100 kapandı. Kolesterol, şeker ve tansiyon yok. Koronavirüs, beyni ve akciğeri tuttuğu gibi kalbi de tutabiliyor. Pıhtı oluşumunu tetiklediği için kalp krizine yol açabiliyor. Kalp kasını tutarak miyokardit dediğimiz kalp yetmezliğine yol açabiliyor"… Bu bilimsel bir açıklama. Sabah Gazetesi’nde ise şöyle bir haber okudum; “Dünya Sağlık Örgütü'nün Kovid-19 tedavisinde kullanılan ve sıtma ilacı olarak bilinen hidroksiklorokin ile ilgili bir araştırmayı ilacın kalp krizi gibi yan etkilere yol açma riski nedeniyle 'askıya alması' pekçok tartışmayı da beraberinde getirdi.” Yakın çevremizde, Corona olanlar ile konuştuğumda, İlaçları kullandıklarında, Kalp çarpıntıları yaşadıklarını söylediler. Bazıları ise, Kalp Krizi söylentilerinden dolayı, İlaçları kullanmadıklarını dile getirdiler. Biri net bir açıklama yapsa da, Biz de görsek.