Orda bir köy var yakında

Köşe Yazısı 17.12.2023 - 17:41, Güncelleme: 18.12.2023 - 06:20 5755+ kez okundu.
 

Orda bir köy var yakında

Orda bir köy var yakında

ORDA BİR KÖY VAR YAKINDA Orda bir köy var uzakta diye başlar. Onların köyü uzakta. Ama bizim köyümüz yakın şehre. Beycuma. Burnumuzda tüttüğü zaman gidemiyoruz. İllaki bir aksilik çıkıyor. Gitmeyi hep erteliyoruz. Bir gün gideceğiz ama tam gideceğiz. Geri dönmemek üzere. Bırakalım bunları. Yirmi yaşına kadar her yaz köye gidip geldim. Ondan köy hayatını bilir o günleri çok özlerim. O zamanlar tanıdığım insan çoktu. Beycuma'ya gittiğim zaman selam vermekten yorulurdum. Şimdi bakıyorum kala kala üç beş kişi kalmış. Bir çoğu vefat ettim yada başka şehirlere göç etmişler. Bazıları da bu beldeyi ihmal etmişler. Keser olup kendilerine yontmuşlar. Zamanında ilçe olması gereken beldeye destek vermemişler. Burada hayatın o zaman ki gibi gideceğini sanmışlar. Gençleri onlardan olacak torunlarının geleceğini hiç düşünmemişler. Beycuma'nın pazarı Cuma günleridir. Bizim çocukluğumuzda ve gençliğimizde cuma günleri Beycuma'da iğne atsan yere düşmezdi. Herkes giyinir kuşanır bayrama gider gibi Beycuma pazarına inerdi. Her taraf cıvıl cıvıldı. Eşi dostu burada görürdük. Şimdi bir kaç kere Cuma gününe denk geldi oraya gitmem. Sanki inci top oynuyor. Tabi ki o günleri gören bilen olarak insan üzülüyor. Keşke o günler gibi canlansa bu belde. Bu beldenin tarihine bakacak olursanız Zonguldak'tan çok eskidir. Ama öyle ama böyle buranın ilçe olması gerekir. Çok hak ediyor. Sadece insanlarımızın omuz omuza vermesi gerekir. Ankara'da bir lobileri olması lazım. Ankara'ya gezmeye değil, Beycuma için bir şeyler yapmaya gitmeleri gerekir. Tabi ki Beycuma'nın köylerinde çiftçilik bitmiş. Gençler artık toprakla uğraşmayı istemiyor. Benim tanıdığım bir kaç abimiz var toprakla uğraşan. Onlarında gücü yettiği kadar. Asla köyünü terk etmediler. Hala ahırında ineği kümesinde tavukları var. Doğal yaşamayı seviyorlar. Oğlu ve torunlarıyla birlikte çalışıyorlar üretiyorlar. Ben onları böyle görünce umutlarım yeniden yeşerdi. İnşallah Beycuma'nın tüm köylerinde Zihni Köktürk ağabeyler gibiler çıkar. Doğal yaşama destek verirler. Köy hayatı yeniden canlanır diye düşünüyorum. Bizim akrabamız Erol Öztürk ağabeyde toprakla uğraşmayı seviyor. "Ne kadar doğalsa o kadar lezzetli" diyor. Maddiyat için değil zevk için toprakla uğraşıyorlar. İşte Beycuma için çıkar değil zevkle uğraşmak gerekir. Sağlıcakla kalın.
Orda bir köy var yakında

ORDA BİR KÖY VAR YAKINDA

Orda bir köy var uzakta diye başlar.
Onların köyü uzakta.
Ama bizim köyümüz yakın şehre.
Beycuma.
Burnumuzda tüttüğü zaman gidemiyoruz.
İllaki bir aksilik çıkıyor.
Gitmeyi hep erteliyoruz.
Bir gün gideceğiz ama tam gideceğiz.
Geri dönmemek üzere.
Bırakalım bunları.
Yirmi yaşına kadar her yaz köye gidip geldim.
Ondan köy hayatını bilir o günleri çok özlerim.
O zamanlar tanıdığım insan çoktu.
Beycuma'ya gittiğim zaman selam vermekten yorulurdum.
Şimdi bakıyorum kala kala üç beş kişi kalmış.
Bir çoğu vefat ettim yada başka şehirlere göç etmişler.
Bazıları da bu beldeyi ihmal etmişler.
Keser olup kendilerine yontmuşlar.
Zamanında ilçe olması gereken beldeye destek vermemişler.
Burada hayatın o zaman ki gibi gideceğini sanmışlar.
Gençleri onlardan olacak torunlarının geleceğini hiç düşünmemişler.
Beycuma'nın pazarı Cuma günleridir.
Bizim çocukluğumuzda ve gençliğimizde cuma günleri Beycuma'da iğne atsan yere düşmezdi.
Herkes giyinir kuşanır bayrama gider gibi Beycuma pazarına inerdi.
Her taraf cıvıl cıvıldı.
Eşi dostu burada görürdük.
Şimdi bir kaç kere Cuma gününe denk geldi oraya gitmem.
Sanki inci top oynuyor.
Tabi ki o günleri gören bilen olarak insan üzülüyor.
Keşke o günler gibi canlansa bu belde.
Bu beldenin tarihine bakacak olursanız Zonguldak'tan çok eskidir.
Ama öyle ama böyle buranın ilçe olması gerekir.
Çok hak ediyor.
Sadece insanlarımızın omuz omuza vermesi gerekir.
Ankara'da bir lobileri olması lazım.
Ankara'ya gezmeye değil, Beycuma için bir şeyler yapmaya gitmeleri gerekir.
Tabi ki Beycuma'nın köylerinde çiftçilik bitmiş.
Gençler artık toprakla uğraşmayı istemiyor.
Benim tanıdığım bir kaç abimiz var toprakla uğraşan.
Onlarında gücü yettiği kadar.
Asla köyünü terk etmediler.
Hala ahırında ineği kümesinde tavukları var.
Doğal yaşamayı seviyorlar.
Oğlu ve torunlarıyla birlikte çalışıyorlar üretiyorlar.
Ben onları böyle görünce umutlarım yeniden yeşerdi.
İnşallah Beycuma'nın tüm köylerinde Zihni Köktürk ağabeyler gibiler çıkar.
Doğal yaşama destek verirler.
Köy hayatı yeniden canlanır diye düşünüyorum.
Bizim akrabamız Erol Öztürk ağabeyde toprakla uğraşmayı seviyor.
"Ne kadar doğalsa o kadar lezzetli" diyor.
Maddiyat için değil zevk için toprakla uğraşıyorlar.
İşte Beycuma için çıkar değil zevkle uğraşmak gerekir.
Sağlıcakla kalın.

Zonguldak HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve karar67.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.