Cumhuriyet Halk Partisi, Yıllar sonra, Adeta, Küskün sevgililer gibi buluştu. Neden mi bahsediyorum? Ebru Uzun, Yıllar önce, CHP Merkez İlçeyi, İl Yönetiminden ayırmıştı. Bugün yapılan açıklamada, İlçe binası ile il binasının, Tekrar birleştiği açıklandı. Ne garip değil mi? Parça parça güçlerin, Bir arada olduğu Merkez ilçede, Ebru Uzun, Asıl güç odağına, Yakın durmak istemiş olabilir. Veya, Merkez ilçenin, Kirasını ödeyememiş olabilir. Tüm bunları düşününce, Acaba, Harun Akın ile de ters düşmüş olabilir mi? Bir çok ihtimal var. Ancak, ‘İktidar olan’ fakat ‘Muktedir’ olamayan Ebru Uzun, Daha önce neden il binasından ayrıldı? Şimdi neden geri döndü? İlginç Vallahi. *             *             *             *             *             *             VAR OL BAŞKAN! Milliyetçi Hareket Partisi, Pandemi döneminde, Adeta sus pus oldu. Ne bir kare fotoğraf, Ne yaptıkları bir iş… Hiçbir şey görmedik. MHP İl Başkanı Varol Demirköse, Daha önce, Büyük Birlik İL Başkanlığı yapmıştı. BBP’nin tabela partisi olduğunu, Herhalde anlatmama gerek yok. Aynı kaderi, Şimdilerde, MHP yaşamaya başladı. Dinamizm diye bir şey, Yok hükmünde. Kontrollü Hayattan önce, Pandeminin zirvesinde, Ak Parti’de, CHP’de, İYİ Parti’de kıpırdanmalar gördük. Ama gel gelelim, MHP adeta içine kapandı. Bu içe kapanış, Ve, Sessizlik, Aslında göz önünde bulunmama iç görüsü. Saklandıklarını sanıyorlar. Öyle olunca da, Eleştirilmeyeceklerini, Bu minvalde ise, Kendi kendilerine başarılı oldukları düşüncesindeler sanırım. ‘Küçük olsun bizim olsun’ anlayışının, Bir başka tezahürüdür bu. Ne diyelim? Kuma kafayı gömünce, Bir başına kalırsın ama, Ne yapabilirsin? Neyse, VAR OL BAŞKAN!   *             *             *             *             *             *             * NE SEN KALIRSIN NE BEN! Bu aralar, Şiir, edebiyat takılıyorum. Bazı şiirler çok manidar. Ömer Hayyam, Şu ‘Rubaisi’ ile seslenmiş. * Ezeli sırları ne sen bilirsin ne de ben Bu muammayı ne sen okuyabilirsin ne de ben Perde ardında sen ben dedikodusu var amma... Perde kalktı mı ne sen kalırsın ne de ben * Ey dünyanın işinden haberi olmayan sen yoksun Dünya esen yel üstüne kuruldu.. Varlığımız iki yokluk arasındadır Çevrendekiler de hiçtir sen de bir hiçsin * Medresede söz vardır tekkede de hal Fakat bu aşk sözden de dışarıdır halden de İster şeriat müftüsü ol ister şehir vaizi Aşk mahkemesine gelindi mi dilsiz kesilir * Bugün zevk etmek elindeyken zevkine bak Yarını düşünmen beyhude bir heves Bir çok kişiden arda kalanlar Sana da kalmayacak sen de göçüp gideceksin...