CHP'liler ateist ve Kızılbaştır! \ Malı Arap Faik'ten alıyor!

10.01.2019 - 21:44, Güncelleme: 05.11.2020 - 18:10 3702+ kez okundu.
 

CHP'liler ateist ve Kızılbaştır! \ Malı Arap Faik'ten alıyor!

İYİ İNŞAAT! Zonguldak’ta, Bu hafta, Siyasi hareketlilik yaşayacağız. Partilerde, Aday açıklamalarının ardından, İl Genel Meclisi ve Belediye Meclisi için, İnce ince kulisler başlar. Herkes, Bir tarafa çekilmeye başlar. Tabi, Kimisi kendi şehrine hizmet, Kimisi cebine hizmet etmek isteyecektir. Çok ilginçtir ki, Bazı partilerden aday adayı olan isimler, Sır gibi saklanıyor. Kendileri saklıyor. Vekil olamayan, İl başkanlığından istifa eden isimler, Ne yazık ki, Hedef küçülterek, Meclise aday adayı başvurusu yapıyor. Borç harç diye diye, Meclisten de geri kalmıyor. Neyse, Bu adaylık gerçekleşirse, Zonguldak’ı bilmem ama, İnşaata İYİ gelir… Yoksa, Bu seçim, Birilerini, ‘Mal bulmuş Magribi gibi’ sevindirecek *          *          *          *          *          *          *          *          * CHP’LİLER ATEİST VE KIZILBAŞ’TIR! Öncelikle başlık için özür dilerim. Ve devam edelim. Siyasete daldık, Madem devam edelim. Haliyle, Adaylar açıklanmaya devam edecek. Fakat, Bazı isimlere, Tepki gösteren de var, Küfür eden de. Ancak, Bir isim var ki, Bir ortamda söylediği söz, Akıllara ziyan. Bu kişi, Bu sözün ardından, CHP’lilerden, Nasıl oy isteyecek, Anlamış değilim. Ne demiş bu kişi, “CHP’liler ateist ve kızılbaştır”… Tabi dini inançlar beni ilgilendirmez. Bunlar hakaret midir? Bana sorarsanız değildir. Bunlar tercihtir. Ama, Bu sözlerin manası, Hakaret etme amaçlı kullanılmıştır. Şimdi bunları söylerken, Tam bir Müslüman ve Sünni olan kişi, Ak Parti’de kapısı kapatılınca, CHP’den aday olursa, Ateist ve Kızılbaş mı olacak? Demek ki olacak. Diğer taraftan, Bir başkası ise, “Beni hakkım yendi” diyor. Bu ‘değnekçi’ unutuyor ki, Ön seçimlerde, Bir kişinin ismi çıkmasına rağmen, Sıralamada kaydırılarak, Hasbel kader milletvekili oluyor. Aslında, Hak yiyen de yine kendisi oluyor. Ne diyelim… Profiller böyle. Bu profillere el açıp bekleyen de var, Söven de. El açıp bekleyenler, Çek defterlerinin sayfalarını çoğaltma derdinde. Bakalım neler olacak… *          *          *          *          *          *          *          *          * KAVŞAK TURANLI’NIN HEYKEL AKDEMİR’İN! Zonguldak İl Emniyet Müdürü Ahmet Metin Turanlı, Kadın gazeteciler ile, Kahvaltıda buluştu. Açıklamaları, Tam da “Görünen köy kılavuz istemez” tezini tamamlıyordu. Uğur Mumcu kavşağı tartışmaları yaşanırken, İlk başladığı dönemde, ‘Turanlı olmasa burası olmazdı’ minvalinde bir yazı yazmıştım. Hakikaten, Turanlı’nın ittirmesi olmasa, O kavşak olmazdı. Yani bu noktada, Uğur Mumcu bir başarı ise, Bunu kimse üstüne almasın. Ama kavşaktan bahsediyorum. Heykelden değil! Heykel, Başkan Akdemir’in başarısıdır. Böyle bir başarı asla görülmemiştir. Başarının kaça mal olduğu, Kavşak bitiminde açıklanacaktı, Ancak, Hala açıklanabilmiş değil. Fevkani’de asfalt yok, Boy boy çukur var. Ancak, Bizim en öncelikli ihtiyacımız, Heykelmiş… İyi bol bol fotoğraf çekip, Yaşanmayacak şehir haline gelen Zonguldak’tan, Göç ettiğinizde, İstanbul veya Bursa’da bakmak için, Hatıra diye saklarsınız… Vallahi çok güzel kafalar bunlar. Sanırım, Malı Arap Faik’ten alıyorlar! *          *          *          *          *          *          *          *          * DİKİNE OLANI SEVERLER! Bizim Zonguldak, Dik duran cisimleri çok seviyor. Dikine olsun, Ne ala. Meraklısı çok. Baya hürmet görüyor. Mesela dikine duran neleri seviyorlar? Uğur Mumcu Heykelini. Gayet şaşalı! Mesela, Kok Fabrikası bacası… O da ince ve uzun. Mesela, Lavuar alanında ki 3 kule. Üçü bir yerde Maşallah. Onlar da merak uyandırıyor. Mesela, Mimari rezalet olan, 12 Katlı İş Merkezi. Belediyeden birinin evladının, Üniversite bitirme teziymiş bu bina. İddia öyle. Yatay cisimler, Çok tutulmaz Zonguldak’ta. Mesela, Fevkani Köprüsü. Çelik gibidir ama yataydır. Çok dikkate almazlar. ‘Yokmuş’ gibi davranılır. Mesela, Belediye binamız da, Mimari olarak, Yataydır. Yokmuş gibi davranıyor onlar da! *          *          *          *          *          *          *          * HANIMLAR GİBİ SAKLIYDI! 10 Ocak Çalışan Gazeteciler günü sebebiyle, Sevdiğimiz, sevmediğimzi emekçiler ile bir araya geldik. Ama, Bazılarını, Bu güne rağmen, Yine göremedik. Pekte özledik halbuki. Korkudan olsa gerek, Sırça köşkünden çıkamayanlar, Arz-ı endam edemedi Gazipaşa’da. Demek ki, Çalışan Gazeteci değiller. Yapışan gazeteciler… Neyse, Onları da, Mehmet Akif Ersoy’un, Safahat’ın 6. bölümü Asım’ın da ki dizeleri ile, Sizleri uğurlayayım. İşte o dizeler; “Çoktan beridir vardı benim bir derdim: Gideyim, zâlimi ikâz edeyim, isterdim. O, bizim câmi uzaktır, gelemez, mani’ ne? Giderim ben, diyerek, vardım onun cami’ine. Kafes ardında hanımlar gibi saklıydı Hamid, Koca Şevketli! Hakîkat bunu etmezdim ümid. **** Gördüğüm maskaralık gitti de artık zoruma, Dedim ki: “Bunca zamandır nedir bu gizlenmek? Biraz da meydana çıksan da hasbihâl etsek. Adam mı, cin mi nesin? Yok ne bir gören; ne eden; Ya çünkü saklanıyorsun bucak bucak bizden. Değil mi saklanıyorsun, demek ki: Korkudasın; Ya çünkü korkan adamlar, gerek ki saklansın. Değil mi korkudasın var kabâhatin mutlak!”          

İYİ İNŞAAT!

Zonguldak’ta,

Bu hafta,

Siyasi hareketlilik yaşayacağız.

Partilerde,

Aday açıklamalarının ardından,

İl Genel Meclisi ve Belediye Meclisi için,

İnce ince kulisler başlar.

Herkes,

Bir tarafa çekilmeye başlar.

Tabi,

Kimisi kendi şehrine hizmet,

Kimisi cebine hizmet etmek isteyecektir.

Çok ilginçtir ki,

Bazı partilerden aday adayı olan isimler,

Sır gibi saklanıyor.

Kendileri saklıyor.

Vekil olamayan,

İl başkanlığından istifa eden isimler,

Ne yazık ki,

Hedef küçülterek,

Meclise aday adayı başvurusu yapıyor.

Borç harç diye diye,

Meclisten de geri kalmıyor.

Neyse,

Bu adaylık gerçekleşirse,

Zonguldak’ı bilmem ama,

İnşaata İYİ gelir…

Yoksa,

Bu seçim,

Birilerini,

‘Mal bulmuş Magribi gibi’ sevindirecek

*          *          *          *          *          *          *          *          *

CHP’LİLER ATEİST VE KIZILBAŞ’TIR!

Öncelikle başlık için özür dilerim.

Ve devam edelim.

Siyasete daldık,

Madem devam edelim.

Haliyle,

Adaylar açıklanmaya devam edecek.

Fakat,

Bazı isimlere,

Tepki gösteren de var,

Küfür eden de.

Ancak,

Bir isim var ki,

Bir ortamda söylediği söz,

Akıllara ziyan.

Bu kişi,

Bu sözün ardından,

CHP’lilerden,

Nasıl oy isteyecek,

Anlamış değilim.

Ne demiş bu kişi, “CHP’liler ateist ve kızılbaştır”…

Tabi dini inançlar beni ilgilendirmez.

Bunlar hakaret midir?

Bana sorarsanız değildir.

Bunlar tercihtir.

Ama,

Bu sözlerin manası,

Hakaret etme amaçlı kullanılmıştır.

Şimdi bunları söylerken,

Tam bir Müslüman ve Sünni olan kişi,

Ak Parti’de kapısı kapatılınca,

CHP’den aday olursa,

Ateist ve Kızılbaş mı olacak?

Demek ki olacak.

Diğer taraftan,

Bir başkası ise,

“Beni hakkım yendi” diyor.

Bu ‘değnekçi’ unutuyor ki,

Ön seçimlerde,

Bir kişinin ismi çıkmasına rağmen,

Sıralamada kaydırılarak,

Hasbel kader milletvekili oluyor.

Aslında,

Hak yiyen de yine kendisi oluyor.

Ne diyelim…

Profiller böyle.

Bu profillere el açıp bekleyen de var,

Söven de.

El açıp bekleyenler,

Çek defterlerinin sayfalarını çoğaltma derdinde.

Bakalım neler olacak…

*          *          *          *          *          *          *          *          *

KAVŞAK TURANLI’NIN HEYKEL AKDEMİR’İN!

Zonguldak İl Emniyet Müdürü Ahmet Metin Turanlı,

Kadın gazeteciler ile,

Kahvaltıda buluştu.

Açıklamaları,

Tam da “Görünen köy kılavuz istemez” tezini tamamlıyordu.

Uğur Mumcu kavşağı tartışmaları yaşanırken,

İlk başladığı dönemde,

‘Turanlı olmasa burası olmazdı’ minvalinde bir yazı yazmıştım.

Hakikaten,

Turanlı’nın ittirmesi olmasa,

O kavşak olmazdı.

Yani bu noktada,

Uğur Mumcu bir başarı ise,

Bunu kimse üstüne almasın.

Ama kavşaktan bahsediyorum.

Heykelden değil!

Heykel,

Başkan Akdemir’in başarısıdır.

Böyle bir başarı asla görülmemiştir.

Başarının kaça mal olduğu,

Kavşak bitiminde açıklanacaktı,

Ancak,

Hala açıklanabilmiş değil.

Fevkani’de asfalt yok,

Boy boy çukur var.

Ancak,

Bizim en öncelikli ihtiyacımız,

Heykelmiş…

İyi bol bol fotoğraf çekip,

Yaşanmayacak şehir haline gelen Zonguldak’tan,

Göç ettiğinizde,

İstanbul veya Bursa’da bakmak için,

Hatıra diye saklarsınız…

Vallahi çok güzel kafalar bunlar.

Sanırım,

Malı Arap Faik’ten alıyorlar!

*          *          *          *          *          *          *          *          *

DİKİNE OLANI SEVERLER!

Bizim Zonguldak,

Dik duran cisimleri çok seviyor.

Dikine olsun,

Ne ala.

Meraklısı çok.

Baya hürmet görüyor.

Mesela dikine duran neleri seviyorlar?

Uğur Mumcu Heykelini.

Gayet şaşalı!

Mesela,

Kok Fabrikası bacası…

O da ince ve uzun.

Mesela,

Lavuar alanında ki 3 kule.

Üçü bir yerde Maşallah.

Onlar da merak uyandırıyor.

Mesela,

Mimari rezalet olan,

12 Katlı İş Merkezi.

Belediyeden birinin evladının,

Üniversite bitirme teziymiş bu bina.

İddia öyle.

Yatay cisimler,

Çok tutulmaz Zonguldak’ta.

Mesela,

Fevkani Köprüsü.

Çelik gibidir ama yataydır.

Çok dikkate almazlar.

‘Yokmuş’ gibi davranılır.

Mesela,

Belediye binamız da,

Mimari olarak,

Yataydır.

Yokmuş gibi davranıyor onlar da!

*          *          *          *          *          *          *          *

HANIMLAR GİBİ SAKLIYDI!

10 Ocak Çalışan Gazeteciler günü sebebiyle,

Sevdiğimiz, sevmediğimzi emekçiler ile bir araya geldik.

Ama,

Bazılarını,

Bu güne rağmen,

Yine göremedik.

Pekte özledik halbuki.

Korkudan olsa gerek,

Sırça köşkünden çıkamayanlar,

Arz-ı endam edemedi Gazipaşa’da.

Demek ki,

Çalışan Gazeteci değiller.

Yapışan gazeteciler…

Neyse,

Onları da,

Mehmet Akif Ersoy’un,

Safahat’ın 6. bölümü Asım’ın da ki dizeleri ile,

Sizleri uğurlayayım.

İşte o dizeler;

“Çoktan beridir vardı benim bir derdim:

Gideyim, zâlimi ikâz edeyim, isterdim.

O, bizim câmi uzaktır, gelemez, mani’ ne?

Giderim ben, diyerek, vardım onun cami’ine.

Kafes ardında hanımlar gibi saklıydı Hamid,

Koca Şevketli! Hakîkat bunu etmezdim ümid.

****

Gördüğüm maskaralık gitti de artık zoruma,

Dedim ki: “Bunca zamandır nedir bu gizlenmek?

Biraz da meydana çıksan da hasbihâl etsek.

Adam mı, cin mi nesin? Yok ne bir gören; ne eden;

Ya çünkü saklanıyorsun bucak bucak bizden.

Değil mi saklanıyorsun, demek ki: Korkudasın;

Ya çünkü korkan adamlar, gerek ki saklansın.

Değil mi korkudasın var kabâhatin mutlak!”

 

 

 

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve karar67.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.