Tabi son dönemde, Zonguldak siyaseti kızışırken, Hamdi Ayan’ın, Garip söylemlerine maruz kalıyoruz. ‘Su borçlarını sileceğim’ şeklinde, Garip garip vaatlerde mevcut. Aslında, Her şeyden evvel, Ayan’ın il başkanlığı döneminden, Kendi meclis grubuna bir bakmak lazım. Üç kişilik MHP grubu, Daha sonra dağılmış, Bir isim İYİ Parti saflarına geçmiş, Bir tanesi bağımsız devam etmiş, Mevlüde Yalçıner MHP’de kalmış ama, Ona da, Partiyi dar etmişlerdi. Hamdi Ayan, Daha grubuna hakim olamamışken, Belediye personeline nasıl hakim olacak? Benim anladığım, Ayan, Canının istemediği personeli, Mobbing yöntemiyle, Belediyeden atmak isteyebilir. Olur mu? Neden olmasın ki. Ha parti, Ha belediye… Şimdi birileri ile beraber, 24 Haziran’da olduğu gibi, Yol arkadaşlığı yapsa da, Yine kendisi ziyan olacak. Hiç,  ORC manipülasyonu için, Birileri kendini yırtmasın. MHP’de her zaman bir huy vardır. “Birinci sıra vekil garanti ikinciye çalışıyoruz” diye. Bu da, Aynı kafa. Hamdi Ağabeyi severim, Ancak, 24 Haziran’da ki tavrından öte bir şey göremiyorum hala. 31 Mart’tan sonra, Öksüz kalması, Kuvvetle muhtemel… *             *             *             *             *             *             *             * MARİFET DEĞİL! Siyaset demişken, Birkaç şey daha yazalım. Güzel bir söz vardır. “Marifet Hz. Süleyman ile değil 'Kuş' ile konuşmaktır...” diye. Biliyorsunuz ki, Süleyman’ın bahşedilen özelliklerden biri de, Kuşlar ile konuşabilmesidir. Tabi biz bunu neye uyarlayacağız? Zonguldak siyasetçileri. Sevgili dostlar, Siyaset ve gönül adamlığı normal bir yetenek olsa, Herkes başkan olur, Ortalıkta yönetecek kimse, Veya, Seçmen diye bir olgu olmazdı. Zonguldak’ta siyasetçilerin, Adayların, Oy istemekten ziyade, Daha başka konuşması lazım. Gönüllere girmesi gerekir. Sevgili siyasetçilerimiz, Herkesle konuşmak marifet değil, Gönüllere girebilmek, İmkansızı başarmaktır marifet… *             *             *             *             *             *             *             * MAKAM ARACI FANTEZİLERİ! Bu Zonguldak, Ahlaksız siyasetçi gördüğü kadar, Siyasetçinin yanındaki, Ahlaksızları da çok gördü. Makam arabasında olanları, Akrabası olmadığı halde, Başkanının mirasına konanları. Belediyeden nemalanmak için, İstanbul’da kadın pazarlayanları. Kameraya çekenleri, Belediyeyi yönetenleri, Beyaz et ticareti yaparken, Yanında kokain verenleri. Bir ilçeyi, Nezle gibi burun çekmek zorunda bırakanları, “İki çizgi mi?”, “Fiyatta yaparız bir şeyler” diyen, Gencolar gördü bu şehir. Neler görür neler daha. 31 Mart sonrasını, Merakla bekliyorum.