2024 gelme be

2024 GELME BE.... Zaman burada dursun. Asgari üçret on yedi bin lira oldu. Büyük marketler ellerini şimdiden oğuşturmaya başladılar. Ürün etiketlerini değiştirmek için heyecanla bekliyorlar. Kazıklar hazırlanmış bekliyor. Yılbaşından sonrasını. İğneden ipliğe zam var diyorlar. Zaten zamsız hiç günümüz olmadı. Onun için 2024 gelmesin. Büyük market sahipleri sevinmesin. Vatandaşlar bu kazıkların altında üzülmesin. Kaşıkla verip kepçeyle geri almak buna denir. Onun için yeni yılın gelmesini kimse istemiyor. Gelme be 2024. Belkide bu zamnlar geri dönüş projesinin bir koludur. Köylerinden ayrılıp ekmek parası için büyük şehirlere gidenlerin dönüşüdür. Ev kiraları neredeyse asgari üçreti geçmiş. Gıda maddeleri almış başını gidiyor. Bir koli yumurta yüz liranın üstünde. Vatandaşlar bu yükü kaldıramaz. Mecburen köylerine dönecekler gibi görünüyor. Köydeki evlerine biraz bakım yapıp içinde oturacaklar. Üç beş tavuk kümesine koyacaklar. Yumurtaya para vermeyecekler. Birikimleri varsa bir inek alıp sütü yoğurtu kendi ahırlarında alacaklar. Bahçelerini işleyip. Sebze ve kuru gıdayı temin edecekler. Tarlalarını sürüp buğday ekecekler. Unu kendileri üretecekler. Meyve ağalarının bakımını yapıp meyvelerini pazardan veya büyük marketlerden almayacaklar. Ürettikleri ürünleri pazarda satacaklar. Geri dönüşün belkide ilk ışıkları bunlar. Eğer geçinmek istiyorlarsa şehirli değil köylü olacaklar. Kendi ürettiklerini yiyip hayatta kalacaklar. Kira yok, süt yoğurt yumurtayı kendi kümesinden ve ahırından alacaklar. Sebze meyve kendi bahçelerinden. Buğday mısır kendi tarlalarında. Bedava su çeşmeden. Bakmayın siz bana buda benim hayal projem. Kalım sağlıcakla.