Güp Güp atıyor kalbi!.. Travma yaşıyoruz!.. Kör gözü açılınca bastonunu kırarmış!

GÜP GÜP ATIYOR KALBİ Son dönemde, Filyos’ta, Büyük bir kavga dönüyor. Normal değil mi? Türkiye’nin, En büyük limanına sahip olacak. Türkiye’nin dünyaya açılan, Yeni bir yüzü olacak. Burada, Endüstrinin yanı sıra, Turizm de geliştirilmeye çalışılıyor. İleride, İkisi, Nasıl birlikte ilerleyecek, Onu merak etmiyor değilim. Neyse, İşadamı Güpgüpoğlu’nun oteline, 6 Milyon Lira ceza kesildi. Ve, Otel mühürlendi. Eeee kardeşim! Sen bu işleri daha iyi bilirsin. Belediye Başkanı ile ters düşersen, Olacağı budur! Mevzuatı gelir sana uygular. Filyos’ta, Bir tek sen yoksun ki! Diyarbakırlısı var. Kayserilisi var. Zonguldaklısı var. Devreklisi var. Filyos’ta, Sürtüşmeden dolayı, Mevzuata uygun, ‘Hz. Ömer’ adaleti tecelli etti. Sürtüşemeseydiniz, ‘Düzelü be’ der geçerlerdi. Ama bu kafayla, ‘Goyve gelsin’ tüm dertler dersin. Neyse, Ömer Ünal’ın kalbi, Güp güp atıyor. *             *             *             *             *             * TRAVMA YAŞIYORUZ Zonguldak’ta, Son iki yıldır, Asayişte problemler yaşanıyor. Alkollü gezenler tamam. Kavga çıkaranlar tamam. Ayak takımı tamam. Derken, İnanılmaz şekilde, Ateşli silahla cinayet veya intihar görüyoruz. Aynı zamanda, Normal intiharlar da var. Geçtiğimiz günlerde, Yakın arkadaşım Berk Kalaycı, İntihar etmişti. Ancak, Ateşli silahla intiharlar da arttı. Aynı zamanda, Cinayet. Mesela bugün, Ayrılmak isteyen eşini vuran Emrah Yankın. Her gün konuştuğumuz, Çevresinde sevilen, Selamsız sabahsız geçmeyen biriydi. İnsan bazen, ‘Nasıl yaptı’ diye, İnanamıyor. Yani, Öyle sesi yüksek biri de değildi. Ama, Zonguldak’ta, Son dönemde, Cinnet getirenler arttı. Ve olay, Kadın cinayetine dönüştü. Ne kadar acı! Ekonomik sıkıntılar, Dönemimizde çok sık rastlanan aile içi şiddet, Anlaşmazlıkların artması, Ve, Sabrın tükenmesi, Bu tür olaylara meyil veriyor. Tam bir sosyolojik travma yaşıyoruz. Hem de, Toplum olarak. Allah sonumuzu hayır etsin. *             *             *             *             *             *             * KÖR VE BASTON Zonguldak’ta, Yakın arkadaşlıklar yaptık. Gazeteciliği, Bir kenara bırakarak, Bir çok isimle yol yürüdük. Arkadaş çevremde de böyle. Ben, Beraber büyümek taraftarıyım. Para kazandığıma, Pazara kazandırırım. Veya, Yolunu açarım. Pazarlamada win-win diyoruz. (Kazan-Kazan) Ancak, Öyle bir döneme denk geldik ki, İnsani tavırlar, Bir kenara sıyrıldı. Güzel bir atasözü okudum. ‘Körün gözü açılınca ilk bastonunu kırarmış’ diye. Ne harika bir söz. Etrafımız, Baston kıranlarla dolu. Ne diyelim? Kıran kırdığı yerden kırılır.